Skip to main content

Ülkemizde 6 Şubat 2023 tarihinde saat 04:17’de ve 13:24’te merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan 7.7 ve 7.6 büyüklüklerinde iki deprem meydana gelmiştir. 20 Şubat 2023 tarihinde de Türkiye saati ile 20:04’te merkez üssü Hatay Yayladağı olan 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir. Söz konusu depremler toplamda 11 ilde büyük yıkımlara yol açmıştır. Bu depremler şiddet ve kapsadığı alan açısından bakıldığında yakın tarihte eşi benzeri olmayan hepimizi derinden etkileyen felaketlerdir.

T.C. Strateji ve Bütçe Dairesi Başkanlığının ülkemizin genel durumu için yayınladığı rapordan faydalanılarak 6 Mart 2023 tarihinde aşağıdaki rapor hazırlanmıştır.

Yaşanan depremler sonucunda 48 binden fazla insan hayatını kaybetmiş, yarım milyondan fazla bina hasar görmüş ve önemli maddi kayıplar oluşmuştur. Depremden etkilenen 11 ilin toplam nüfusu, 2022 yılı için 14.013.196 kişi olarak bildirilmiştir.

Bölgede kayıtlı olan engelli sayısı; 1.414.643’ü erkek, 1.097.307’si kadın olmak üzere toplam 2.511.950’dir. Ağır engeli olan kişi sayısı ise 775.012 olarak bildirilmiştir.

Yıkılan veya büyük hasar gören binaların arasında ev olarak kullanılanların dışında tarihi ve kültürel yapılar, okullar, idari binalar, hastaneler, oteller de bulunmaktadır. Veriler ışığında deprem sonrasında 2.273.551 kişi doğrudan barınma sorunuyla karşı karşıya kalmıştır

Arama kurtarma faaliyetlerinin ve sonrasındaki çalışmaların hızla yürütülebilmesi için Anayasanın 119’uncu maddesine dayanarak deprem bölgesindeki illerde 8 Şubat 2023 tarihinde 3 ay süreyle Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edilmiştir.

Depremden etkilenen hane halkına yönelik yapılan ayni ve nakdi yardımlar dolayısıyla toplam 128 milyar TL tutarında bir kaynağa ihtiyaç duyulacağı tahmin edilmektedir:

Sağlık alanında son durum

Güncel hasar tespit verilerine göre Sağlık Bakanlığına ait 27, üniversitelere ait 6 ve özel sektöre ait 9 olmak üzere bölgedeki toplam 42 hastane binası ağır ve orta hasarlı olarak kaydedilmiştir.

Deprem bölgesindeki sağlık tesislerine doktor ve sağlık personeli olmak üzere 26.353 kişi görevlendirildiği açıklanmıştır.

Bölgede hizmet vermeye devam eden sağlık tesislerine ilave olarak 35 sahra hastanesi teşkil edildiği, yabancı sahra hastanelerinin halen 19’unun hizmet vermekte olduğu ve çadır kentlerde ve belirli yerleşim merkezlerinde 114 acil müdahale ünitesinin kurulduğu raporlanmıştır.

Afet bölgesinde Türk Eczacıları Birliği tarafından 26 sahra eczanesinin kurulduğu ve gezici eczanelerin faaliyete başladığı bildirilmiştir.

Başta sağlık alanında çalışan sivil toplum örgütleri olmak üzere birçok STK bölgede yoğun çalışmalar yürütmüştür ve halen çalışmalar devam etmektedir.

İhtiyaç analizi;

Bölgede deprem felaketi sonrası sağlık hizmetlerinin yürütülebilmesinin desteklenmesi için öncelikli ve acil olarak aşağıdaki maddelerin tespit edildiği raporlanmıştır;

  • Engelli vatandaşların ortez, protez ve tekerlekli sandalye ihtiyaçlarının karşılanması,
  • Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon hastanelerinin, evde sağlık-bakım hizmetleri sunum kapasitesinin güçlendirilmesi (105 hasta transfer aracı, evde sağlık ve bakım kiti),
  • Acil sağlık hizmetlerinin sürdürülmesi (300 ambulans, mobil komuta kontrol araçları, medikal arazi araçları),
  • Birinci basamak sağlık hizmet sunumunun sağlanması, tarama-önleme-aşılama programlarının yürütülebilmesinin desteklenmesi (350 prefabrik aile sağlığı merkezinin oluşturulması, mobil sağlık klinikleri için 250 araç temini, aşı nakil araçları, konteyner aşı depoları, hızlı test kitleri),
  • İlaca erişimin sağlanması (300 mobil eczane),
  • Mobil görüntüleme-laboratuvar cihaz ihtiyaçlarının karşılanması,
  • Temiz suya erişim amacıyla analiz kapasitesi ve zararlı organizmalarla mücadele kapasitesinin artırılması
  • Ruh sağlığı hizmetlerinin güçlendirilmesine (mobil psikososyal destek araçları) ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çerçevede yaklaşık 6 milyar TL (320 milyon dolar) kaynak ihtiyacı bulunmaktadır. Ayrıca iletilen taslak hasar tespit çalışmaları doğrultusunda;
  • Kamuya ait (Sağlık Bakanlığı ve üniversiteler) hastanelerin onarımı ile onarım yapılamayacak binaların yeniden yapımı ve cihaz-tefriş ihtiyaçları kapsamında 60 milyar TL (3,2 milyar dolar), hasar tespit çalışmaları devam eden birinci basamak sağlık tesisleri için ise yaklaşık 14 milyar TL (742 milyon dolar) olmak üzere toplam 74 milyar TL (3,9 milyar dolar),

Kurumun engelli/kronik hastalığa sahip bireyler için ileriye dönük önerileri

Kısa Vade

  • Engellilere ve yaşlılara yönelik devamlı psikososyal destek sunulması,
  • Kronik hastalıkları nedeniyle ilaç temini gerekli yaşlıların tespiti ve ilaca ulaşmada diğer illerle işbirliği sağlanması
  • Engellisine ve yaşlısına kendi bakmak isteyen ailelere konteynerlerde ve evlerde öncelik verilmesi, bu ailelerin evde bakım yardımı ile desteklenmesi

Orta Vade

  • Olası bir afet anında yaşlılar ve diğer özel politika gerektiren gruplara müdahalede öncelik verilmesi için kişilerin bilgilerinin anlık alınması ve yer tespiti önem arz ettiğinden diğer kamu kurum ve kuruluşların işbirliğinde yaşlı, engelli ve diğer grupları kapsayan bir sistem geliştirilerek afet anında kişilere yönelik yer tespiti sağlanması ve tahliye işleminin en düşük risk ile sağlanmasına yönelik bir sistem geliştirilmesi
  • Afetlerde özel gereksinimli olan kesimler içinde özellikle yaşlılar ve kronik hastalığı olan bireylerin tahliyesi, barınma imkânları, tıbbi yardım ve sağlık hizmetleri, iletişim ve ulaşımları konusunda “gönüllüğün” hayata geçirileceği bir model tasarlanması ve yerelde pilot uygulamalarının yapılması

Uzun Vade

  • Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından çocuklar, kadınlar, engelliler, yaşlılar dâhil özel önem gösterilmesi gereken gruplara psikososyal destek hizmeti vermeyi planlayan ulusal ve uluslararası STK’lar ve üniversitelerin işbirliğine ve kapasitelerin artırılmasına yönelik proje ve programların desteklenmesi
  • Afet Eylem Planları ve İklim Değişikliği Eylem Planlarında çocuklar, kadınlar, engelliler ve yaşlılara yönelik eylemlere yer verilmesi ve bu grupların ihtiyaçlarını dikkate alan afetlere yönelik politika üretim süreçlerine bu grupların da dâhil edilmesi,
  • Türkiye’de sağlık ihtiyaçlarının ev ortamında karşılandığı çoğunluğu yaşlı ve özel gereksinimli bireyler için, afet ve acil durumda bakım ve tedavisinin hastane dışında gerçekleştirebileceği bir sığınak veya barınmaya yönelik düzenleme bulunmadığı dikkate alınarak bu alanda özel planlama ve düzenleme yapılmasının desteklenmesi.

Depremin yaralarını sarmak üzere geliştirilecek ulusal politikalar, odağına insanı alan sürdürülebilir ve kapsayıcı bir planlama ile sağlanmalıdır. Söz konusu politikalar; kamu, sivil toplum, akademi ve özel sektör işbirliğinde geliştirilmeli ve hayata geçirilmelidir. Afet ve kriz anlarında STK’ların varlığı önemli olmakla birlikte planlı ve sistemli bir iş birliği ile faaliyetlerin etkisinin artırılması önemli görülmektedir.

Yatağa, tıbbi cihazlara bağlı ya da sürekli ilaç kullanan engelli bireylerin tıbbi ihtiyaçlarının giderilmemesi halinde sağlık durumlarının kötüleşme riski bulunmaktadır. Alınacak tedbirler için özel durumların dikkate alınmasının önemi kurum raporunda da vurgulanmıştır.

Kifder’in çalışma raporu

Depremin ikinci gününden itibaren KİFDER Yönetim Kurulu aldığı kararla, deprem bölgesindeki kistik fibrozisli ailelerin tespit edilmesi ve bölgeden ihtiyaçların alınması için sosyal medya çağrılarına çıkılması, ihtiyaçların tespit edilmesi ve bu ihtiyaçların giderilmesi için doktorlarla, bölgedeki gönüllülerle, firmalarla ve bağışçılarla irtibata geçilmesine karar vermiştir.

Depremden etkilenen illerdeki KF merkezleri belirlenmiş ve bu merkezlerle irtibata geçilmiştir. Bölgede KF takibi yapılan merkezler Ulusal KF Kayıt Sistemine göre aşağıdaki şekilde tespit edilmiştir;

  • Diyarbakır Dicle Üniversitesi
  • Adana Çukurova Üniversitesi
  • Gaziantep Üniversitesi Çocuk İmmünoloji ve Alerji Hastalıkları
  • Gaziantep Üniversitesi Göğüs Hastalıkları
  • Mersin Şehir Hastanesi
  • Elazığ Fırat Üniversitesi
  • Malatya İnönü Üniversitesi
  • Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  • Gaziantep Cengiz Gökçek KD ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi

Ayrıca deprem bölgesinde yaşayıp Ankara ve İstanbul’daki merkezlerde takip edilen KF’li bireylerin tespiti için de Ankara ve İstanbul KF Merkezleriyle iletişime geçilmiştir. Bölgedeki aileler tek tek aranmış ve genel durumları ve ihtiyaçları hakkında bilgi alınmıştır. Merkezlerle ve ailelerle yapılan görüşmelerde KF’li ailelerden ve/veya KF’li bireylerden can kaybı tespit edilmemiştir. Alınan ihtiyaçların hızlı bir şekilde tedariği ve teslimi için yoğun çalışmalar yürütülmüştür.

Araştırmalar sonucunda deprem bölgesinde yaşayan ve depremden etkilenen yaklaşık 700 KF’li birey ve onların aileleri olduğu tespit edilmiştir.

Ailelerin yaşadığı sorunlar;

  • KF’li bireylerin ihtiyacı olan hijyenik barınma alanlarına kavuşamaması(ailelere özel konteyner sağlanamadı),
  • KF ilaçlarının ve mamalarının sahra hastanelerinde ve eczanelerinde bulunmaması
  • KF’li bireylerin kullanması gereken teknik özellikli nebülizatör ve fizyoterapi gereçlerinin sahada bulunamaması,
  • Oksijen konsantratörü, oksijen tüpü, jeneratör ve/veya güç kaynağı bulunmaması,
  • Deprem bölgesindeki KF merkezlerinin bulunduğu hastanelerde yaşanan karmaşa nedeniyle KF’lilerin tedavi ve takiplerinin aksaması
  • Diğer illere göç etmek zorunda kalan ailelerin barınma, iş ve gıda ihtiyaçlarının sağlanamaması

Firmalarla iletişime geçilmiş ve firmaların yapmış olduğu ve bireysel olarak yapılan bağışlarla aşağıdaki nebülizatörler ve tıbbi ürünler teslim alınmıştır;

  • 20 adet Omron nebülizatör
  • 26 adet Pari şarjlı nebülizatör ve 5 hazne (6 adet cihaz Hacettepe Üniversitesi KF Merkezine yönlendirilmiştir)
  • 22 adet Philips nebülizatör(7 adeti firmadan, 15 adeti bireysel bağış)
  • Ailelerimizden gelen ilaç ve mama bağışları da listeye alınmıştır.

Aldığımız ilaç, nebülizatör, mama ve cihaz bağışları, gelen talepler doğrultusunda bire bir ihtiyaç sahiplerine iletilmiştir.

Ailelere iletilenlerin listesi raporun hazırlandığı tarih itibariyle aşağıdaki gibidir;

  • 70 adet Nebülizatör (10 adeti merkezlere olmak üzere)
  • 5 adet Jeneratör
  • 2 adet Oksijen Tüpü
  • Çok sayıda ve çeşitte ilaç ve mama desteği

Doğrudan yapılan desteklerin dışında bireysel bağışçılar ailelere yönlendirilmiş ve hem deprem bölgesinde hem de diğer illere göç etmek zorunda kalan ailelerimize(Ankara, İstanbul, Antalya, Konya, Tekirdağ, Mersin gibi) destekler sağlanmıştır. Bireysel desteklerin içinde kira desteği, barınma desteği, maddi destek, psikosoyal destek, eğitim desteği, tedavi yönlendirme desteği sayılabilir.

Yukarıda bu raporun hazırlandığı tarihe kadar yapılan çalışmalar ve durumlar bildirilmiştir ve bundan sonra da depremden etkilenen ailelerimize yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz.

Planlarımız arasında;

  • Yeni alacağımız nebülizatör bağışlarını KF’li bireylere ulaştırmak,
  • KF merkezlerini cihaz bakımından desteklemek,
  • Fizyoterapi gereçleri desteği sağlamak,
  • KF doktorlarımızla bölgeye ziyaret gerçekleştirmek,
  • Ekim ayında Adana’da aile eğitim toplantısı yapmak

Yaşadığımız afet sonrasında sivil toplum örgütlerinin etkisi ve gücü bir kez daha görülmüştür. KİFDER, üyesi olduğu platformlarla işbirliği yaparak en hızlı ve etkili bir şekilde bölgeye hizmet sağlamıştır. Bunların başında kurucu üyesi olduğu Nadir Hastalıklar Ağı gelmektedir.

Yaşadığımız bu büyük afet göstermiştir ki ilgili resmi kurumlar engelli bireyler ve nadir hastalıklara sahip bireyler için bir afet yönetim programı oluşturmak zorundadır. KİFDER, tecrübelerini aktarmak ve KF’li bireylerin, ailelerinin ve tüm nadir hastalıklara sahip bireylerin afet öncesinde, sırasında ve sonrasında ne gibi ihtiyaçlarının olacağı yönünde bilgilerini ve yaşanan sıkıntılar için önerilerini bildirmek üzere Nadir Hastalıklar Ağı, Engelli Çocuk Hakları Ağı ve Engelsiz Afet Platformu üyesi olarak çalışmalarına devam edecektir.

Temennimiz bir daha böyle büyük afetler yaşamayalım.

Kistik Fibrozis Derneği, KİFDER,
6 Mart 2023

 

*Kaynak: T.C. Strateji ve Bütçe Dairesi Başkanlığı
**Ulusal Kistik Fibrozis Kayıt Sistemi